25 Kasım 2010 Perşembe

SÖYLEMELİ Mİ SÖYLEMEMELİ Mİ

Mavi Marmara'ya ilk döndüğümüz zaman gemiyi baştan aşağı gezmiştim. Saldırı anında, sınır dışı edilmeyi beklerken, oğlumla tıkıldığımız nezarethanede ,sevgiliyi ve diğer yolcuları beklerken akmayan gözyaşlarımdan tek bir damla kopmuştu kamaraya döndüğümde. Yazmam lazım deyip sarı not defterime kara satırlar döşemiş ve çekmecenin dibine itelemiştim.

Sevgili bulmuş geçen gün, okumuş. Aldı kağıdı bana geldi. Yazsana bunu bloguna dedi. Söylemeli mi söylememeli mi bilemediğim fikirlerdi o an yazdıklarım. Peki dedim. Yazdım.
İşte aşağıda o satırlar. Okuyun:

1 HAZİRAN GÜNÜ ZORLA İNDİRİLDİĞİMİZ MAVİ MARMARADAYIZ . EKREM, TÜRKER VE BEN.
TARİH 24 EKİM 2010. 4 AY 24 GÜN OLMUŞ. TAM 4 AY 24 GÜN GEÇMİŞ BİZ BU GEMİDE SALDIRIYA UĞRAYALI. BİR MEVSİM GEÇMİŞ ŞEHİTLERİN ÜSTÜNDEN. KANLARI KIZILDAN KAHVEYE DÖNMÜŞ DUVARDAKİ LEKELERDE. AMA HALA DURUYORLAR. HALA KURŞUN DELİKLERİYLE BEZELİ GEMİNİN BEYAZ GÖVDESİ. O GÜNDEN BERİ HALA İYİLEŞMEMİŞ YARALILAR VAR.

MAVİ MARMARA'NIN BEYAZI KANLARLA KIZILA DÖNDÜĞÜ GÜNÜN ŞAFAĞINDAN BERİ BEKLİYORUZ. O KANLARIN HESABI SORULSUN, KATİL VE TERÖRİST İSRAİL HAKETTİĞİNİ BULSUN DİYE.

EN TEPEDEN EN AŞAĞIYA KADAR GEZDİM GEMİYİ OĞLUMLA. MİNİK GÖZLERİNİN İÇİNE BAKTIM. BİR İZ ARADIM. ETKİLENMİŞ Mİ KORKMUŞ MU HATIRLIYOR MU DİYE. YOKTU. KIKIR KIKIR GÜLEREK KOŞARAK GEÇTİ KOLTUKLARIN ARASINDAN, ZIP ZIP ZIPLADI MERDİVENLERDE. ESİR TUTULDUĞUMUZ KÖPRÜ ÜSTÜNDE EĞLENDİ KOŞTU, GÜLDÜ. CAMLARDAN KUŞLARI GÖTERDİ BANA. KONUŞAMIYORDU OZAMAN AMA ŞİMDİ " ANNNNNEEEE BAAA BAAA HUUŞŞŞ" DEDİ.

MUTLUYDU. HATIRLAMIYORDU. NE VİCDANIM, NE ANALIĞIM NE MİSYONUM KALMIŞTI SORGULANMAYAN OYSA. O GÜN VE BUGÜN HALA SIRÇA KÖŞKLERİNDE OTURAN "EFENDİLER" TARAFINDAN ELEŞTİLMİŞ, YARGILANMIŞTIM.

TÜRKER MUTLU, HATIRLAMIYOR.

BENSE KARMA KARIŞIĞIM. AĞLAMADIM, GÜLMEDİM. BİR TÜR NASIRLAŞMIŞ DUYGU HALİNDEYİM. HİSSİZ. AMA İLLA BİR DUYGUYA YAKIN OLACAKSAM BU YARIM KALMIŞLIK VE ACI OLURDU. KİM İÇİN Mİ ACI ? ORASINI BİLEMEDİM.

..............................

Bunları yazmışım o ilk anlarda. Şimdi de çok farklı hİssetmiyorum. Daha sakinim eskiye göre, evet. Ama fırtınadan önceki sessizlik mi bu yoksa  vazgeçmişlik mi ? Seneye bir gemi daha gitmeli Gazze'ye. Saldırının olduğu tarihte...İşte ben o zaman tamamlanacağım.................

6 Comments:

Duygu said...

çok etkilendim yazdıklarından.. o ekran karşısından düşünmeden etmeden yorum yazanlarıda akla davet ediyorum.. Allahın bahşettiği o aklı kullanın biraz lütfen..

Unknown said...

O gün orada yaşanılanları yaşamasakda, bütün kalpler bir olmuştu nilüfer. Gemideki herkesin sağ salim yurtlarına dönmesi için tek yürek olduk dua ettik. Kötü bir gündü. Orada olmayan orada yaşanılanları, hissettiklerinizi bilemez. Ama yazdıkların sayesinde öğreniyoruz.

N.T said...

O günleri hatırladıkça hala kanım donuyor! Çok şükür ki sana da sevgiline de Türker'ime de bir şey olmadı...

Yaptığın çok insanca bir şeydi. O gün de söyledim; şimdi de söylüyorum! Gurur duydum seninle. Bir çok şeye rağmen "insan olduğun için" seni eleştirenler de eleştirsin bırak... En çok sen öğrettin çocuğuna insan olmanın ne demek olduğunu...

Buse said...

Söylemeli elbette, iyiki yazmışsınız.

Bir de ben farklı bir konuda soru soracaktım size ama mail adresi göremedim. O nedenle bu şekilde sormak istiyorum. Ferber methodu ile ilgili olacak sorum. Bir kaç blogda ayrı ayrı şeyler yazıldığını gördüm, kafam karıştı. Ve eğer elimde uyku sorunlarıyla ilgili bir kitap daha görürse eşim, aile faciası çıkabilir :) Umarım siz yardımcı olabilirsiniz. benim oğlum 6 aylık ve geceleri 6-7 defa süt içiyor. İlk kalkışını uyuduktan 1 saat sonra yapsa bile süt içiyor! Açlıktan olmadığı kesin yani. Sorum şu Ferber yöntemini uygulamaya başladığımda gece emzirmelerine devam mı edeceğim yoksa uyandığında Ferber'le olmasa bile süt içirmeden başka bir şekilde mi uyutmalıyım? Emzirmelere devam ettiğim sürece bebek Ferbere uyum sağlasa bile gece uyanmaları devam eder mi? Son olarak anne ve bebek geceleri aynı odada uyurlarsa Ferber yine işe yarabilir mi, yoksa ayrı oda şart mı?

Biliyorum çok uzattım ve çok detay sordum. Ama inanın bu sorulara kitabı okuyan birinden cevap almassam içim rahatlamayacak.

Sevgilerimle.

Unknown said...

Sevgili buse ;

Bana nilufer.oren@superonline.comdan ulaşabilrisin.

İstediğin cevaplara gelince:
Öncelikle minik kuzunun 7 aylık olmasını beklemeni öneririm. 7 aylıktan itibaren, eğer doğum kilosunun da 2 katını geçmişse gece beslenmelerini kesmelisiniz. gündüz aldığı anne sütü/formül süt ve ek gıdalar ona yetecektir.
Gece emen/beslenen bebeklere malesef ferber sağlıklı olarak uygulanamaz. Önce gece beslşenmelerini kesmeli sonra ferbere başlamalısınız. Ve evet, gece emerken ferber yaparsanız mutlaka uyanmaya devam edecektir.

aklınıza gelen tüm sorular için verdiğim mail adresini kullanabilirsiniz.

Güzel evlatlarınızla sevgiyle kalın :)

Buse said...

Merhaba Nilüfer Hanım,

Size mail attım. Çok sıkıntılıyım, umarım hemen dönüş yapabilirsiniz.

Sevgilerimle.